20 Haziran 2021 Pazar

ANAYURT OTELİ/ Yusuf Atılgan


 ARKA KAPAK

Bir oteli yönetmekle bir kurumu, geniş bir işletmeyi, bir ülkeyi yönetmek aynı şeydi aslında. İnsan kendini, olanaklarını tanımaya, gerçek sorumluluğun ne olduğunu anlamaya başlayınca bocalıyordu, dayanamıyordu. Ülkeleri yönetenler iyi ki bilmiyorlardı bunu; yoksa bir otel yöneticisinin yapabileceğinden çok daha büyük hasarlar yaparlardı yeryüzünde. Defteri kapadı. Ne gereği vardı artık bunları yazmanın ya da birkaç satır yazıp bırakmanın?

Çağdaş edebiyatımızın en ünlü kişilerinden Zebercet, yaşamını günlük yaşamın gerektirdiği en basit işlevlere odaklamış biri. Görünüşüyle son derece gerçek, basit ve sıradan. Ama içimizde bıraktığı etki öyle mi? Yusuf Atılgan’ın unutulmaz romanı Anayurt Oteli, bir memleket portresi, bir mizaç izahı. Yayımlandığı ilk günden bu yana başucumuzda. Okura düşen de onu daha yakından tanımak. 

YORUM

Anayurt Otelinin sahibi Zebercet otelinden sadece tıraş olmak için ayrılan, çevresiyle iletişimi sadece müşterileriyle sabit kalan, iç dünyasında fazlasıyla iç içe kalan biridir. Bir gün Ankara treni ile otele gelen güzel bir kadının ertesi gün bir hafta sonra tekrar geleceğini söyleyerek otelden ayrılması üzerine Zebercet 'in hayatı tamamıyla değişir. 

Zebercet her gün kadının kaldığı odaya girer ve geceleri, içinde o kadının da olduğu düşler kurmaya başlar, kadınla olan konuşmalarını tekrar edip durur. Kadını takıntı haline getirir ve odadaki hiçbir şeyi değiştirmeyerek de kadının tekrar geleceği günü bekler.  İşler iyice sarpa sararak otele gelen müşterileri kabul etmemeye başlar ve en sonunda oteli dışarıya kapatır.  Otel kapanınca yanında çalıştığı ortalıkçı kadın köyüne dönmek ister. Ve asıl sorun tam olarak burada meydana gelir.

Spoiler vermeden konuyu burada kapatıyorum. Kendi düşüncelerime gelecek olursak; Yazarın kalemiyle tanışmam  Aylak Adam eseriyle olmuştu. Orada kalemini ve kurguyu çok sevmiştim. Bu eserini de oldukça merak ederek başlamıştım ama umduğum gibi ilerlemedi. Midemi bulandıran bir karakter Zebercet, kitabı ne kadar yarım bırakmak istesem de sonuna kadar gitme huyum sayesinde bitirebildim.

Eser insanın içini sıkan, rahatsız eden, akıcı olmayan aynı zamanda mide bulandıran bir kitap. Her zamanki okuma şekli yapıldığında Zebercet karakterini görme şekliniz cinsel dürtüleri ağır olan, şiddete eğilimli, kendi içinde çelişen, karanlık bir karakter olacaktır. Kitap bittiğinde, Zebercet in yazılma amacını anlamaya başladığınızda kitapta bir nevi  anlam kazanmaya başlayacaktır. Zebercet, derinlerde gizlenmiş yasaklı olan şeylerin bilinçaltımızı dışa yansıtmış, toplum baskısından kişiliğini ortaya çıkaramayan, hayata tutunmakta sorun yaşayan bir karakter. 

İnceleme bakımından bakılacak olursa belki sevilebilir lakin diğer türlü beğendiğimi söyleyemem.

Naçizane tavsiyem yazarın kalemiyle tanışmadıysanız Aylak Adam eseriyle tanışmalısınız.

Kitapla kalın..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder