ALINTI
"İnsan, ardında tek bir adsız sözcük bile bırakamadıktan sonra, geleceğe nasıl seslenebilirdi?"
*
"Geçmişi yalnızca değiştirmekle kalmamış, resmen tok edilmiş, diye geçirdi aklından. İnsan, kendi belleği dışında hiçbir kayıt olmayınca en belirgin gerçeği bile nasıl kanıtlayabilirdi ki?"
*
"Geçmişi denetim altında tutan, geleceği de denetim altında tutar; şimdiyi denetim altında tutan, geçmişi de denetim altında tutar."
*
"..canavarca bir dünyada kaybolmuş gibiydi, ama canavar olan kendisiydi sanki."
*
"B-B!.. B-B! ezgisi öteden beri yüreğine korku salardı. Hiç kuşkusuz, her seferinde herkesle birlikte o da söylerdi; söylememek söz konusu bile değildi. Duygularını gizlemek, aklından geçenlerin yüzüne yansımasını önlemek, herkes ne yapıyorsa onu yapmak, içgüdüsel bir tepkiydi."
ARKA KAPAK
Orwell'in bu son kitabı, her şeyin tümüyle devletin denetiminde olduğu belleksiz ve muhalefetsiz bir toplum tehlikesine karşı yürekten bir uyarı niteliğindeydi. Dünyanın sürekli birbiriyle savaşan üç totaliter polis devletinin egemenliği altında olduğu düşsel bir gelecekte geçen roman, hem o dönemde hem de sonraki yıllarda çok sayıda okuru derinden etkileyecek, güncelliğini hiç yitirmeyecekti.
YORUM
"SAVAŞ BARIŞTIR
ÖZGÜRLÜK KÖLELİKTİR
CAHİLLİK GÜÇTÜR."
Bir makineye dönüştürüldüğünüzü, her daim izlenildiğinizi, düşüncelerinizin bile kontrol altına tutulmaya çalışıldığı bir iktidarlık'ta yaşam savaşı verdiğinizi düşünün.
Winston'ın aydınlanması günce tutmasıyla başlamıştır. İçinde verdiği sorgulama savaşını daha fazla içinde tutamamaktır ve birisiyle konuşamayacağı için kendi kendine cevaplar aramaya başlar.
Unutmayın insan kendi varlığını, evrenin varlığını sorgulamaya başlamazsa hiçbir g
Yönetimde tek bir güç bulunmakta,Parti denilmektedir. Parti, ülkede her şeye hakimdir. Her bir vatandaşını her an takip etmektedir. Tele-ekran aygıtı ile her an her dakika izlenip, dinleniyorsunuz. Mimikleriniz de ki en küçük değişiklik bile bir suç olabilir.
"BÜYÜK BİRADERİN GÖZÜ SENDE" sloganı ile bu durumu net bir şekilde özetlemektedir; Partiden kaçamazsın. Büyük Birader ise Partinin yüzüdür. Kendisini fotoğrafla dışında gören kimse yok. Ancak herkes onun varlığını, özellikle de gözlerini her an üzerlerinde hissetmektedir. Ona karşı sevgi, sonsuz itaat kaçınılmaz bir duygu olarak hepsinin kalbine yerleştirilmektedir.
Her insan varlığının Parti'ye, Partinin varlığının da Büyük Biradere bağlı olduğunu bilerek yaşamalıdır. Onun her emrine mutlaka uymalı, düşünmek, sorgulamak ve tereddüt etmek kesinlikle yasaktır.
"Geçmiş, günü gününe, neredeyse dakikası dakikasına güncelleniyordu. Böylelikle, Parti'nin tüm öngörülerinin ne kadar doğru olduğu belgeleriyle kanıtlanmış oluyor; günün gereksinimleriyle çelişen tüm haber ve görüşler kayıtlardan siliniyordu."
Bu alıntı ile geçmişi bile ele geçirdiklerini, her şeyi ellerinin altında olduğunun kısa bir özeti.
Okurken tüylerinizin ürperdiği bir eser. Benim ikinci okumam olduğu halde etkilenmekten kendimi alamadığım bir eser.
Kesinlikle herkesin en azından bir kere okumasını istediğim, tavsiye edeceğim bir eser.